Konu: cennetin anahtarı NAMAZ Salı Mart 10, 2009 8:08 pm
Eğer Islâm'i tek kelime ile anlatmamız istense Namaz diyebiliriz Bu yüzden Allah Rasülü namazı dinin orta direği diye nitelemiştir İnsanlar Allah'ı tanımak için yaratılmışlardır ezZâriyat 51,56, bk
Allah'ı iyi tanımışlığın en güzel göstergesi namazdır. Namazın toplayıcılık niteliği vardır. Onda her türlü ibadetten bir parça bulunur Imam Rabbani Mektubat'ında bunu güzel izah eder Namazı Yaratıcımız (c.c imana denk tutmus ve kıble değiştiginde geçmiş namazlarımız boşa mi gitti diye soranlara Allah sizin imanınızı zayi etmez buyurarak, namazdan iman diye söz etmiştir K. Bakara 143 Bu yüzden sevgili Peygamberimiz s.a.s in arkadaşları da Biz namazdan başka hiçbir ibadeti terketmeyi küfre yani kâfir olmaya denk saymazdık demişlerdir. Dünyada en üst makamdan en aşağı görülenine kadar herkesi aynı safta toplayıp, Allah'ın karşısında hepsinin insan olarak eşit olduklarını namaz kadar vurgulayan bir başka eylem yoktur İnsanın bedeninin gıdaya ve çeşitli vitaminlere ihtiyacı olduğu gibi, ruhunun da gıdaya ve vitaminlere ihtiyacı vardır. Ruhun temel gıdası namazdır. Ve insanın bedeni çeşitli kirlerle kirlendigi gibi ruhu da kirlenir. Namaz bu her iki kiri de temizler. Namaz insanı yalnızlık duygusundan kurtarır. Günde en az beş defa tekbir alırken dünyayı ve içinde bulunanları arkasına atan, bu hareketiyle en azından şunları demek ister: Bütün dünya bir yana olsa bana Allah'ım yeter. Ben ondan başka boyun eğecek kimse tanımıyorum. Allah u Ekber En büyük Allah'tir, diyorum ve benim namazıma O'nun ihtiyacı olmadığını da böylelikle itiraf ediyorum. Namaz sevgili Peygamberimiz aracılığıyla bizzat Yüce Allah'ımızın bize gönderdiği bir hediyedir; onu nasıl reddederiz Namaz Miraç hediyesi olmakla mü'minlerin Miracı sayılmıştır. Yani namaz insanı manâ âleminde alabildiğine yükselten bir asansördür Ona tutunmayanlar aşağıların aşağısında kalacaklardır. Namaza belki de en az muhtaç olan insan, Allah'ın Rasûlü Muhammed'dir. Ama o, aynı zamanda namazı en iyi anlayan insandır. Bu yüzden onun, ayakları şişecek kadar namaz kıldığıolurdu. Aişe annemiz ona bir seferinde acıyarak Ey Allah'ın Rasûlü, Allah senin geçmiş gelecek bütün günahlarını bağışladığını söylüyor, öyleyse kendini bunca yormak niçin?" diye sorduğunda O da: Sükreden bir kul olmayayım mi?" buyurmuştur. (Buharî tefsir 48 teheccüd 6; Müslim, münafikûn 79 81 )